TDK’ye göre yalanın tanımı; “doğru olmayan, gerçeğe uymayan söz” şeklinde ifade edilmektedir. Yani söylenen yalanın birine zarar verip vermemesi değil sadece doğru olup olmaması ana kriter olarak ele alınmaktadır. Dolayısıyla birilerini kırmamak için yalan söyleyen bir birey ile insanlara zarar vermek ya da başını derde sokmamak için yalan söyleyen birey de yalancıdır. Yalanın büyüklüğü ya da karşı tarafta bıraktığı zarar farklı bir tartışma konusudur. Bu, bireyin kendi ahlaki değerlerine bağlılığı ile alakalı bir durumdur.
Varoluştan bu yana gerek inanç sistemi olsun gerek toplumsal kurallar ve kanunlar olsun yalan, kabul edilemeyen bir konudur. Günümüzde birçok kişi yalan söyler elbet; bu bazen beyaz yalan dediğimiz zararsız gibi görünen uydurma ve sıradan sözlerdir ve genellikle karşıdaki kişiyi kırmamak için söylenir. Kimi zaman gerçeği saklamak kimi zaman ise kişinin kendine ait bir gerçek oluşturması amacı ile söylenen bu yalanlar belirli bir süre sonra rutin haline gelebilir.
Toplumsal ve tüm inanışlar açısından ahlaki olarak önem arz eden yalan söyleme durumu ikili ilişkilerde güveni zedeler ve olumsuz etkiler yaratır. Ne kadar dürüst olursak olalım herkes, her gün yalanlar söyler. Burada asıl önemli olan konu bireyin, yalan söyleyip söylemediği değil, neden yalan söylediğidir.
İlk yalanlarımız çoğunlukla 4-6 yaş aralığında başlamaktadır. Bu süreçteki yalanlar belli bir kasıt ya da art niyet barındırmazlar. Fakat yaşça küçük bireylerin ilk yalanlarını söyledikleri zaman bu durumun işe yaradığını görmeleri, sıkıntılarından kaçınmak ya da istediklerini elde edebilmek uğruna yalan konuşmayı alışkanlık haline dönüştürebilirler.
İçindekiler
- 1 Kişi neden yalan söyleme ihtiyacı duyar?
- 2 Sürekli yalan söyleyen kişiler nasıl anlaşılır?
- 3 Mitomani ile Beyaz Yalan farklı mıdır?
- 4 Mitomaniyi diğer hastalıklardan ayıran ayırıcı tanısı nasıl yapılır?
- 5 Mitomani tanısı nasıl koyulmaktadır?
- 6 Mitomanik bireyleri nasıl anlarız? Kişilik özellikleri nasıldır?
- 7 Yalan söyleme davranışı bir hastalıksa tedavisi var mıdır?
Kişi neden yalan söyleme ihtiyacı duyar?
Genel olarak kategorilendirecek olursak insanlar bazen bir toplum içerisinde kendilerini ön plana çıkarabilme, kendilerini bir durum karşısında savunucu bir şekilde korumaya çalışabilme, diğer insanlara karşı kırıcı olmak istemeyebilme veya bazı kişilere zalimlik yapma amaçlı yalan söyleme ihtiyacı duyabilirler. Çoğu kez de karşısındaki kişiyi etkileme, onaylanma ihtiyacı, kalabalık bir ortamda kabul görebilme, sonuçlardan kaçınma, üstün hissetme, tehlikelerden korunma veya başkalarını koruma amaçlı da yalan söylenebilmektedir. Bu sayede hem kendi çıkarlarını koruyabilme hem de diğer kişilerle ilişkilerini devam ettirebilme becerisi kazandıklarını düşünürler.
Bir döngü haline gelen sık sık yalan söyleme davranışı ve hatta giderek bu yalanların kişinin yeni gerçekliği halini alması bir hastalık boyutuna ulaşmaktadır.
Sürekli yalan söyleyen kişiler nasıl anlaşılır?
Yalan söyleme alışkanlığı, patolojik yalan olarak adlandırılmaktadır ve psikiyatri alanında ‘mitomani’ olarak tanımlanır. Mitomani hastalığına sahip olan bireylere ise ‘mitoman’ denilmektedir. Mitomani yunanca muthos (efsane) ve latince mania (delilik) kelimelerinin birleştirilmesinden meydana gelen Mitomani, psikiyatride pseudologia fantastica olarak da adlandırılmaktadır. İlgili hastalık, ilk kez 1891 yılında Alman Dr. Anton Delbrueck tarafından tanımlansa da günümüze kadar uzanan bu süreçte yeteri kadar araştırmalar yapılmamıştır.
Mitomani ile Beyaz Yalan farklı mıdır?
Mitomani bazen de kişilik bozuklukları ile karıştırılabilmektedir. Ancak kişilik bozukluklarının tersine mitomanik kişiler yalandan kazanç elde etmeyi düşünmezler. Kişilik bozuklukları çoğunlukla çocukluk çağında, mitomani ise ergenlikte başlar.
Mitomaniyi diğer hastalıklardan ayıran ayırıcı tanısı nasıl yapılır?
Mitomanlarda kişilik bozukluklarında görülen yoğun duygusal iniş ve çıkışlar ve intihar eğilimleri görülmez. Konfabulasyon hastalığı ile karıştırılabilir. Konfabulasyon masal anlatma ve gerçeği saptırmadır. Bu yönüyle birbirlerine çok benzerler. Konfabulasyonun mitomaniden farkı organik nedenlerle bellekte oluşan boşlukların doldurulmaya çalışılmasıdır. İlk olarak alkol bağımlısı hastalarda tanımlanmıştır. Konfabulasyon Korsakoff sendromu, beyin travması yada ön beyin damarlarının yırtılması sonucu ortaya çıkabilir. Yani mitomaninin aksine organik bir temel vardır.
Mitomani hastalığı psikiyatrik hastalıklar sınıflandırmasında ayrı bir tanı olarak geçmemektedir. Fakat takıntı bozuklukları, sınırda kişilik, madde bağımlılığı, dürtü kontrol problemleri, bipolar bozukluklar, narsistik kişilik bozukluğu ve dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu gibi bazı psikiyatrik hastalıkların bulgusu da olabilmektedir.
Hastalıklı yalanlar, sık sık ve zorlantılı bir biçimde söylenen yalanlardır, bir çıkar sağlamak için söylenmezler ya da söylenmeleri için ortada görünür bir neden yoktur, sürekli söylenirler ve bu yalanları söyleyenler, yalan söylediklerinin anlaşılacağından korkmazlar ve bu yalanları söyledikleri için de bir suçluluk duymazlar. Yaşamadığı bir olayı yaşamış gibi anlatmak, göstermediği bir başarıyı göstermiş gibi sunmak, gerçekte olmayan, ölümcül bir hastalığının olduğunu ileri sürmek ya da başkalarını etkilemek için, ünlü biriyle yakın tanışıklığının olduğunu söylemek, bunun için verilebilecek örneklerdendir.
Sağlıklı bireyler bir sebeple beyaz yalan söyleyip daha çok durumu kurtarmaya çalışırken; mitoman, psikolojik olarak ihtiyaç halini alan yalan söylemeye karşı yoğun bir istek duyup yalşan söyledikten sonra rahatlama hissetmektedir. Bu da aslında aralarındaki ince çizgidir.
Mitomani tanısı nasıl koyulmaktadır?
Mitomaninin temelinde bireydeki düşük öz benlik saygısı ve kendine güvensizlik yatmaktadır. Bu eksiklikleri birey yalan söyleyerek doldurmaya çalışır. Mitoman kişilerin birçoğunda inişli çıkışlı aile yaşamlarının olduğu tespit edilmiştir. Mitomani hastalarında sahte benlik duygusu, gerçek benliği sahte benlikten korumak için idealizasyon benzeri savunma mekanizmalarını kullanır. Mitomania hastalığının ileri evresi nevroz ve psikozdur.
Mitomanik bireyleri nasıl anlarız? Kişilik özellikleri nasıldır?
Mitoman kişilerde yapılan birtakım çalışmaların sonucunda EEG bozuklukları veya epilepsi, aile içi psikiyatrik hastalık yatkınlığı ya da geçirilmiş kafa travması olduğu dikkat çekmiştir. Mitomani hastalığı çoğunlukla kişilik gelişiminin hız kazandığı ergenlik dönemlerinde başlar ve tanı genellikle 20-25 yaşlarda konur.
Mitoman kişileri ayırt etmek her zaman kolay olmaz. Çoğu zaman kişide kuşku uyandıracak kadar sıradışı ya da gerçek olamayacak kurgular olduklarını hissetsek de bunlar öyle kolay anlaşılamaz. Anlamak için bazı ipuçları vardır. Genellikle, bu kişiler, kendilerini kahraman gösteren birtakım başarılardan bahsederlerken bazı zamanlarda ise kendilerine acınılması adına mağdur rolünde oldukları olaylar anlatabilirler. Anlatılan öyküler çok detaylı ve geniş yelpazede olur. Öykü içerisinde sorulan sorulara çok hızlı ve büyük özenle yanıt verirler, ancak verdikleri yanıtlar çoğu kez belirsizdir ve sorulan soruya verilecek doğru yanıttan çok uzaktır. Farklı zamanda aynı öykü sorulduğu zaman daha değişik bir kurgu ile anlatım yaparlar ve bu yalanla yüzleştirildiklerinde yadsıma eğiliminde olurlar. Bunun sonucunda ani bir şekilde öfkelenip bu durumda da uğradıkları suçlama karşısında mağdur rolüne girebilirler.
Yalan söyleme davranışı bir hastalıksa tedavisi var mıdır?
Mitomani tedavisi genellikle psikoterapi ile bir psikolog eşliğinde yürütülür ve kişinin psikiyatrik muayenesi sonucuna göre ilaç tedavisi de başlanabilir.
Elbette ki tedavi ve terapi sürecinde mitomani kişinin yüzüne yalancı olduğunu vurgulamaktan ziyade hasta olduğu konusunda farkındalık kazandırılması gerekmektedir. Farkındalık ve zarar algısı çalışmaları esnasında ise sakinliği korumak oldukça önemlidir. Ardından hastalığını kabul eden mitomanın durumuna göre bir tedavi yöntemi belirlemekte ve sürece başlamaktadır. Çoğunlukla psikoterapi uygulanan bu hastalarda, daha ilk seansın sonunda bile büyük değişimler görülebilmektedir.
Gerçek dışı bir değerlendirme ve kurgulama sürecine sahip olması ile birlikte tedavisi oldukça önemli olan mitomani hastalığı tedavi edilmediği takdirde ileri derecede kişilik bozukluklarına sebep olabilmektedir. Dolayısıyla hastanın tedavi konusunda ikna edilmesi ve en kısa süre içerisinde tedaviye ve terapilere başlaması büyük önem arz etmektedir.
Klinik Psikolog Solin Çekin