Çocuklar için sınırlar oluşturmak

Çocuklar için sınırlar oluşturmak

0 Görüntüleme

Sınırların yaşamımızda önemli rol oynayan ve kişinin yaşamını yönetmesinde, duygularının, hareketlerinin ve tavırlarının sorumluluğunu almasında etken görünmez çizgiler olarak tanımlanabilir.

Sınırlar temelinde özgürlük, sevgi, sorumluluk hissi ve kişinin kendini kontrol edebilmesi gibi yaşamımızda önemli olan temel dayanaklar barındırmaktadır. Sınırlar yetişkinler için olduğu kadar çocuklar içinde önemlidir ve bir çocuk için sınırlar olumlu özellikler barındırır. Bu özelliklere; yapabileceği şeylerin neler olduğunu kavramak, güvenli alan oluşturmak, çevreye uyum sağlayabilmek, kendinin ve başkalarının hak ve özgürlüklerini öğrenmek gibi birçok örnek sayılabilir. Ayrıca sınırlar belirginse bu niteliklere ek olarak çocuklarda kimlik oluşumunun olumlu yönde ilerlemesi, özgürlükten beslenen gerçek sevginin varlığını görebilme gibi özelliklerde gelişir. Bu özelliklerin çocukta gelişmesi için çocukların sınırları çevrelerindeki ilişkiler ve ebeveynlerinin yol göstermesi ile içselleştirmesi yani kendisinin bir parçası haline getirmesi gerekmektedir.

Ayrıca unutulmamalıdır ki, sınırlar sürekli yenilenmesi gereken ve çocukların yaşlarına, gelişimlerine bağlı olarak belirlenmesi gereken yapılardır. Örneğin; 1-3 yaş arası çocuklar sınırların mantığını pek anlayamazlar fakat bu, bu yaş grubuna sınır konmaması gerek şeklinde algılanmamalı tam tersine uyabilecekleri basit kurallarla onları tehlikelerden korumak ve ileride sınırlara uyma becerilerinin geliştirilmek için sınır koyma üzerine çalışılmalıdır.

3-5 yaş arasındaki çocuklar ise neden sorumluluk almaları gerektiği ve bu sorumluluğun sonuçları hakkında daha çok fikir sahibidirler. Bu tarz konuları sizinle daha çok konuşma isteği içerisindedirler. Bu yaş aralığındaki çocuklara sınırları öğretirken beraber ev işleri yapmak, rica ederek konuşmayı öğretmek (hem fikir belirtirken hem de arkadaşlar arasında) önemli konular olmakla beraber bunları öğretmenin yollarından biri oyun, oyuncaklar ve bunlarla ilgili sınırlamalar getirmek olabilir.

Ebeveynlerin sınır koyarken dikkat etmesi gereken bazı temel hususlar vardır. Bunlar;

  • Çocuklar büyüdükçe onlara tanınan özgürlükler ve sorumluluklar sınırlar çerçevesinde değişmeli ve gelişmelidir. Bu noktada ebeveynin doğru yol gösterici olması çocuk için çok önemlidir. Çocuklar dünyaya sınırları bilerek gelmezler. Onların sağlıklı şekilde gelişmeleri ve özgürleşmeleri için ebeveynlerin sınırları net ve doğru şekilde belirleyip, çocuklarına öğretmesi gerekir. Sınırlar sadece çocuğa konuşarak öğretilemez. Çocuklar somut davranışlar üzerinden öğrenir. O yüzden kurallarımızı davranışlarımızla belirlediğimizi unutmamak önemlidir. Hem sözel hem de davranışsal olarak net olmak ve çocuğun davranışlarını görmezden gelmemek çok önemlidir. İstenmeyen, kesinlikle hayır denmesi gereken bir durumda mesajın net açık ve kesin olduğundan emin olmalıyız.
  • Sınır koyarken, aşırıya kaçmamak çocuk açısından çok önemlidir. Gerektiğinden fazla sınır koymak çocuklarda olumsuz duygular uyanmasına sebebiyet verebilir. Bu yüzden kesin hayır olmasını gerektiğini düşünmediğiniz noktalarda çocuklara sorumluklar vermek ve özgürlük sağlamak onunla sınır koyarken oluşturduğumuz işbirliği sürecimiz için motive edici olabilir. Örneğin, çocuğunuzun her gün aynı saatte yatağa gitmesi ile ilgili bir kuralınız varsa o uykuya dalmadan önce okuyacağınız kitabı kendi seçebilir.
  • Sınır koyarken ödüller kullanmamak önemlidir. (Okulda arkadaşlarına vurmazsan seni parka götürürüm vb. gibi). Ödüller sınır koymada ilk başlarda etkili gibi görünse de uzun vadede bize çözüm getirmezler.
  • Çocuklara sınır koyarken cezalandırıcı olmaktan (ses yükseltmek, tehdit etmek vb. ) kaçınmak çok önemlidir. Bu yaklaşım çocukların duygularını zedeler ve onların olumsuz tepkiler vermesine neden olur ve baştan beri inşa etmeye çalıştığımız işbirliği sürecine zarar verir. Örneğin çocuğunuz koyduğunuz bir sınıra öfkelendi. Böyle bir durumda sizde öfkelenir ya da çocuğunuzla küser/konuşmazsanız ya da onu böyle davranmayan çocuklarla kıyaslarsanız bu çocuğunuzun sizinle olan güven ve işbirliğine dayalı ilişkisini zedeleyebilir. Böyle bir durumda yapılması gereken çocuğun öfkesine empatiyle yaklaşmak, öfkesini kelimelerle ifade etmesine yardımcı olmak (şu an kızgın görünüyorsun, galiba bana kızdın, ne hissettiğini bilmek istiyorum ama bunu bana göstermek yerine kelimelerle anlatabilir misin? vb.) ve yumuşak, sevecen ama kararlı kalarak sınırları korumaktır.
  • Aynı şekilde çok yumuşak sınırlarla hareket etmek, çocuğa bir şeyleri yalvararak yaptırmaya çalışmak, ikna etmek için aşırı dil dökmek ya da pes edip istediğini vermek de çocukta sınır oluşturmayı imkânsız hale getirecek ve çocuğun kontrolü ele almasına sebebiyet verecektir. Bu şekilde ebeveyn kontrolünün çok az olduğu geniş sınırlar/yumuşak sınırlar öğrenmeyi ve sorumluluk almayı engellediği gibi çocukta istenmeyen davranışları aşırı denemeye sebebiyet verebilirler. Unutmamak gerekir ki çocukların bizim onlardan ne istediğimizi anlamak ve ne kadar ileri gidebileceklerini görmek, ne kadar kararlı olduğumuzu test etmek için sınırları sürekli zorlamak isteyeceklerdir.
  • Sınır koyma konusunda dikkat edilmesi gereken bir başka husus ise sınırlarımız konusunda sergilediğimiz tutarlılıkla ilgilidir. Tutarsız sınırlar ebeveynin kontrol mekanizmasını duruma göre tutarsız şekilde kullandığı, aynı durum için tutarlı bir sınırın bulunmamasını içermekle birlikte bu sınırlar çocuğa özgürlük olanında belirsizlikler yaratır. Yine öğrenmeyi sorumluluk almayı engellediği gibi çocukta yine olumsuz tepkilere yol açabilirler. Sınırlarımız konusunda tutarlılık sağlarken önce koyduğumuz sınırın doğruluğundan ve çocuğa uygunluğundan emin olmamız gerekir. Ayrıca çocuğun başta anne-babası olmak üzere çevresindeki herkes konulan sınır konusunda fikir birliği ve işbirliği içinde olmalı ve buna göre hareket etmelidir.
  • Çocuklara sınır koyarken kullanabileceğimiz en doğru sınırlar, dengeli sınırlardır. Dengeli sınırlar net, kararlı ve sakin bir ses tonu içeren bir konuşma ve tutarlı davranışlar çerçevesinde belirtilen sınırlardır ve çocuk verilen mesajı almak istemediğinde sergilenen tutum duruma ve çocuğun yaşına uygun şekildedir. Dengeli sınırlarda özgürlük, sorumluluk ve kontrol dengeli bir biçimde bir aradadır. Böylece çocuk yeni bir şeyler öğrenmek için ihtiyacı olan özgürlüğü edinir, ne kadar ileri gidebileceğini bilir, işbirliği içerisinde olmak konusunda motive olur. Buna kardeşler arasında bir oyuncak paylaşamama durumu örnek verilebilir. Ebeveyn önce net bir ses tonu ile çocuklardan sakinleşmelerini ve sonra konuşabileceklerini belirtebilir. Daha sonra çocuklara oyuncakla sırayla oynamak ya da o oyuncakla hiç oynamamak arasında seçim yapmaları istenebilir. Burada çocukların sırayla oynamayı seçmeleri durumunda ikisinin de eşit şekilde oynamalarına izin vermeye dikkat etmek çok önemlidir.
  • Çocuklarınıza sınır sözcükleri kullanmayı öğretmek, istemedikleri bir şey yaşadıkları zaman kendilerini ifade edebilmeleri, kendi sınırlarını çizebilmeleri açısından önemlidir. Çocuklar hayır, istemiyorum diyebilmeyi öğrenmelidir.
  • Çocuklara koyduğunuz sınırlar onları üzebilir ve böyle durumlarda çocuk tepkisini size vurarak ya da ağlayarak gösterebilir. Böyle durumlarda “biliyorum bana kızdın ama bana vurmanı istemiyorum” demek ya da “şuan neden ağladığını biliyorum ama ağlamaya devam etsen bile sana izin veremeyeceğim ama ağlamak istiyorsan ağlayabilirsin, ben senin yanındayım” demek güvenli bir şekilde sınır koymaya örnek olabilir. Aynı şekilde çocuğunuz parktan eve gelmek istemediğinde de ağlayabilir, size vurabilir. Tüm bunları engellemek için de eve dönme saati yaklaşmaya başladığında çocuk bu fikre alışabilsin diye ona zaman tanımak önemlidir. Örneğin 10 dakika sonra eve gitmemiz gerek, gitmeden önce sallanmak mı istersin yoksa kaydıraktan kaymak mı istersin diyerek çocuğa alternatif sunmak ona güvenli ve işbirlikçi şekilde sınır koymaya örnektir.
  • Çocuklarınızın olumlu davranışlarını belirli seviyelerde övmek (beni dinlediğin için teşekkür ederim gibi) çocukları sınırlara uymak konusunda motive edip, sizin sınır koyma sürecinize yardımcı olabilir.

Son olarak unutmamak gerekir ki, sınırlar anne ve babaların çocukları ile etkileşim içerisinde sevgiyle ve şefkatle oluşturdukları değerler olup, sınırlar aslında çocuğu özgürleştirmek, sorumluluk sahibi bireyler olmasına yardımcı olmak, geleceğe güzel bir şekilde hazırlanmak için vardır.

Klinik Psikolog Yağmur Yarlılar

KAYNAKÇA:
– Mackenzie, R.J. Çocuğunuza Sınır Koyma
– Emine Ergün – Çocuklar Sınırları Sever
– Dr. Henry Cloud/Dr. John Townsend – Çocuklarda Sınırlar

Randevu Al Hemen Ara