Egzersiz & Spor Bağımlılığı

Egzersiz & spor bağımlılığı

4 Görüntüleme

Düzenli spor ve egzersiz yapmak bilindiği gibi hem fiziksel hem de ruhsal sağlığa yararlıdır. Fiziksel egzersizin bağımlılık dahil birçok ruhsal bozukluklarda ve fiziksel hastalıklarda olumlu etkiler gösterdiği araştırmalarla desteklenmektedir.

Egzersizin ya da sporun da bağımlılığı olabilir mi?

Egzersiz, bireyin fiziksel ve ruhsal sağlığına zarar verecek düzeyde, kişinin işlevselliğini etkileyecek şekilde tekrarlayıcı bir davranış biçimine dönüştüğünde burada bir bağımlılıktan söz edilmesi gerekir.

Egzersiz-spor bağımlılığında giderek artan biçimde egzersiz yapılması, aşırı yapılması, kişinin kendisini bu anlamda engelleyememesi ve zarar görmesi durumu söz konusudur.

Egzersizin bağımlılığı nedir?

Egzersizin normal şartlarda bireye faydasının olabilmesi için haftada ortalama en az 2 kez 30 dakika orta şiddette ya da 1 saat 15 dakika yüksek yoğunlukta yapılması gerektiği vurgulanmaktadır. Bu sıklıkta ve düzenli olarak tekrarı bireye ruhsal ve fiziksel sağlık açısından katkılar sağlamaktadır. Belirli bir düzeye kadar orantılı olan bu egzersiz ve yarar ilişkisi, belirli bir noktadan sonra kişiye zarar verici etkilere neden olmaktadır.

Her ne kadar bu alanda yapılan araştırmalar henüz yeterli düzeyde değilse de veriler egzersiz-spor bağımlılığının davranışsal bağımlılıklarla benzer özellikler gösterdiğini ve davranışsal bağımlılık kategorisinde incelenmesi gerektiğini vurgulamaktadır.

Egzersiz bağımlılığı özellikle ergenler arasında sık görülmektedir. Detaylı bir inceleme sonrası yeme bozukluklarına eşlik edebildiği görülmektedir ve bu nedenle yeme bozukluğu iyice sorgulanmalıdır.

Egzersiz bağımlılığı pek çok spor dalında görülebilmektedir. Egzersizle, sporla iç içe olan, haftada 10 saatin üzerinde spor yapan kişilerde, erken yaşta spora başlayan ve düzenli spor yapan kişilerde egzersiz bağımlılığı görülme riski daha fazla olarak bildirilmektedir.

İkincil egzersiz bağımlılığı kavramı

Burada bahsedilmesi gereken bir diğer kavram ‘ikincil egzersiz bağımlılığı’dır. Bu durum daha çok yeme bozukluğu olan bireylerde görülmekte olup, telafi amaçlı aşırı ve uygunsuz egzersiz yapılması söz konusudur.

DSM-5 güncel tanı kılavuzunda egzersiz bağımlılığı başlığı resmi olarak bulunmasa da genel anlamda bağımlılık tanı kriterlerinden hareketle; 12 aylık bir periyotta tasarlanandan daha fazla süre ve yoğunlukta egzersiz yapmak, egzersizi azaltmak ya da bırakmak için sonuç vermeyen çabaların olması, kontrol kaybı, egzersize karşı aşırı bir istek duyulması, egzersiz yüzünden kişinin işlevselliğinin ( toplumsal, sosyal vb.) bozulması, sakatlığa rağmen devam edilmesi, tolerans gelişmesiyle egzersiz yoğunluğunun artması, engellenme ya da bırakma durumunda çekilme yaşanması olarak sınıflandırılabilir.

Kişi egzersizi azaltınca ya da bırakmaya çalışınca huzursuzluk, anksiyete, uykusuzluk, depresyon, konfüzyon, sinirlilik, sosyal çekilme ve kendine zarar verme davranışları görülebilir.

Kimler risk altında?

Veriler daha çok spor yapan bireylerle yapılan araştırmalarla sınırlı olmakla birlikte; yeme bozukluğu olanların yarıdan fazlasında aşırı egzersiz görülmektedir. Egzersiz bağımlılığı genel toplumda %3, üniversite öğrencileri arasında %3-7; sporcular arasında %6-9 arasında bildirilmektedir.

2015 yılında spor salonuna giden bireylerle yapılan bir çalışmada %7.8 inde egzersiz bağımlılığı riski, %10.9 unda yeme bozukluğu, %2.3 ünde patolojik alışveriş, %3.1 inde hiperseksüel davranışlar ve %10.2 sinde ciddi alkol kullanımının olduğu gösterilmiştir. Bu çalışmada egzersiz bağımlılığı ile yeme bozukluğu, hiperseksüel davranışlar ve patolojik alışveriş arasında ilişki olduğu belirtilmiştir.

Egzersiz bağımlılığı erkeklerde daha fazla

Yeme bozuklukları kadınlarda daha sık görülürken, egzersiz bağımlılığı erkeklerde daha fazla görülmektedir. Kadınlarda zayıf ve ince bir bedene sahip olma isteği ve arzusunun, erkeklerde kaslı bir bedene sahip olma isteğinin kompulsif egzersiz için risk olduğu belirtilmektedir. Araştırmalara göre kadın halterciler arasında egzersiz bağımlılığı ve beden algı bozukluğu riski yüksektir. Ergen erkeklerde mükemmeliyetçilik ve obsesif özelliklerin bulunması da egzersiz bağımlılığı için risk etmeni olarak bulunmuştur. Bunun yanı sıra ergenlerde içsel duygusal süreçlerin regülasyonunda sorunlar yaşamak da bir risk etmeni olarak görülmektedir.

Genç yaşlar daha riskli

Genç yaşlar, egzersiz bağımlılığı için ileri yaşlardan daha risklidir. Yeme bozukluğu tanısı alanlarla yapılan çalışmalar, egzersiz bağımlılığı gelişmesinde yeme bozukluğunun, mükemmeliyetçiliğin, obsesyonların ve anksiyetenin birer belirleyici olduğu gösterilmiştir.

Günümüzde aile ve sosyal çevre baskısı ya da medyanın insanlar üzerindeki zayıf olma baskısını arttırmasının da bu bağımlılığın gelişimine zemin hazırlayabileceği belirtilmektedir. Yüksek başarı ve performans beklentisi olan bireyler, tıkınırcasına yeme davranışı gösteren bireyler, beden algısını oldukça önemseyen ve bağımlı kişilik özelliklerine yatkın bireyler daha çok risk altındaki kimselerdir.

Genel olarak dayanıklılık gerektiren sporlarda (spor salonlarında vb.) ve topla oynanan oyunlarda bağımlılık gelişme riski görece daha yüksektir.

Randevu Al Hemen Ara